İnsanlık tarihinin en eski dönemlerinden beri bilinen ve tüketilen zeytinyağı sağlık açısından en yararlı olan yağlar arasındadır. Bugün özellikle Türkiye’nin Ege bölgesi ile özdeş hale gelmiş olan zeytinyağının kullanımında dikkat edilmesi gereken bazı hususlar mevcuttur. Bu hususların gözden kaçırılması, zeytinyağından beklenilen faydanın sağlanamamasının yanında bir dizi zararların ortaya çıkmasına da neden olabilmektedir. Bu yüzden de zeytinyağı kullanımı esnasında hassas bir tutum sergilenmesi gereklidir. Zira zeytinyağı, pek çok yönü ile diğer yağlara oranla daha hassas bir yapıya sahiptir.
Doğal zeytinyağı iyi koşullar altında saklandığı zaman uzun yıllar korunabilmektedir. Ancak yine de her zaman zeytinyağının taze olmasına dikkat edilmelidir. Eğer erişim sıkıntısı yoksa, zeytinyağını yıllık almak daha faydalı olacaktır. Zira uzun süre bekletilen zeytinyağlarının, bulundukları ortam koşullarından ya da saklama ve taşıma yönteminden kaynaklı olarak tat ve koku kaybına uğramış olma ihtimali bulunmaktadır. Türkiye’de her yıl taze zeytinyağı bulabilme olanağı söz konusudur. Bu yüzden de piyasadaki eski tarihli yağları satın almaktan ya da toplu alım yaparak saklamaktan kaçınmak gereklidir.
İlginizi Çekebilir: Organik Zeytinyağı Nedir?
Zeytinyağının kalitesi ve sağlıklı olma durumunu belirleyen en önemli husus, yağın asit derecesidir. Bir yağın asit derecesinin yükselmesi, aynı oranda kalitesinin azalması anlamına gelmektedir. Zeytinyağı kullanımı için asit oranı en düşük olan sızma yağlar tercih edilmelidir. İçerisinde bulunan doymamış yağ asitleri, zeytinyağını diğer yağlardan ayıran en büyük üstünlüğüdür. Her ne kadar zeytinyağı ürünü olarak gösterilse de riviera yağ kullanımından kaçınmak gereklidir. Sızma zeytinyağına kıyasla çok yüksek asit değerine sahip olan riviera yağlar, zeytinyağının sağlamış olduğu faydaların çoğuna sahip değildir.
Zeytinyağı beslenme amaçlı tüketilen yağlar içerisinde en sağlıklı olan yağ türlerinden biridir. Ancak unutulmaması gereklidir ki en faydalı ürünlerin bile fazlası zarar doğurmaktadır. Bu yüzden de zeytinyağı kullanımı esnasında aşırıya kaçmaktan uzak durulması gereklidir. Genellikle bir tencere yemek için 1-2 yemek kaşığı zeytinyağı kullanmak idealdir. Salatalar ve diğer soğuk mezelerde de aynı oran gözetilmelidir. Ayrıca besinlerden tam anlamı ile yarar sağlayabilmek adına çiğ tüketilmeleri gerektiği unutulmamalıdır. Bu yüzden de yemeklerde zeytinyağı kullanılacağı zaman son aşamada eklenmesine dikkat edilmelidir. Yemeğin başında yağın katılması ve yemekle birlikte kaynaması, büyük ölçüde yararlı yönünü kaybetmesine sebebiyet vermektedir.
Zeytinyağının kalitesini belirleyen bir diğer etken ise üretim esnasında kullanılan sıkma tekniğidir. Bilindiği gibi zeytinyağı, yaş zeytinlerin öğütülerek sıkılması sonucunda elde edilmektedir. İlk çağlardan beri insanlar zeytinden yağ elde edebilmek için silindir ya da pres gibi malzemeler kullanmıştır. Doğal zeytinyağı elde edebilmek için en doğru sıkma yöntemi, soğuk sıkmadır. Bu yöntem ile elde edilen zeytinyağlarında, zeytinin sahip olduğu tüm besleyici değerlerin korunması söz konusudur. Ancak özellikle Sanayi Devrimi ile birlikte kitlesel üretimin artması, zeytinyağı sıkımı konusunda da yeni makinelerin ve yöntemlerin ortaya çıkmasına neden olmuştur. Verimliliğin ve elde edilen ürün miktarının artırılması için başvurulan yenilikçi yöntemler, zeytinyağının besin değerlerinin bir kısmının kaybolmasına neden olmaktadır.
İlginizi Çekebilir: Zeytinyağı Çeşitleri Nelerdir? En bilinen 8 Zeytinyağı!
Zeytinyağı kullanımı açısından dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise zeytinyağının doğru şartlarda saklanmış olmasıdır. Çok hassas bir yapıya sahip olan zeytinyağı güneş ışığı, sıcak ya da hava ile temas durumunda kolay bir şekilde bozulabilmekte ve yapısından büyük değişiklikler meydana gelebilmektedir. Ayrıca zeytinyağının saklanmasında tercih edilen kaplar da bu konuda önemlidir. Zeytinyağı cam ya da paslanmaz çelik kaplarda, güneş ışığına ve sıcaklığına maruz kalmayacak biçimde saklanmalıdır. Ayrıca kullanım anı dışında, hiç hava almayacak şekilde ağzının kapalı tutulmasına da dikkat edilmelidir.
Kullanılacak zeytinyağının nereden alınacağı da önemli bir sorunsaldır. Bu konuda bireylerin kendi tanıdıkları ve kaliteli üretim yaptıklarından emin oldukları satıcılardan doğrudan ürün almaları en doğru olanıdır. Yol kenarlarında plastik kaplarda satılan, kim tarafından ve ne şekilde üretildiği bilinmeyen, içeriği hakkında herhangi bir bilgi bulunmayan zeytinyağlarından uzak durulması gereklidir. Eğer zeytinyağı almak için doğrudan tanınan bir tüketici yoksa ve zeytinyağı marketlerden temin edilecekse bilindik markaların yağlarını almaya özen gösterilmelidir.
İlginizi Çekebilir: Polifenollü Zeytinyağı Nedir? Faydaları Nelerdir?